Trump, bölgedeki insani yardımların güvenliği, naaşların bulunması ve ateşkesin uygulanması için oluşturulması planlanan Gazze Görev Gücü'nün "çok yakında faaliyete geçeceğini" söyledi.
Trump, Katar Emiri Temim bin Hamed Al Sani'yi ağırladığı görüşmede, özellikle Doha'nın görev gücünün içinde aktif rol oynayabileceğini vurguladı. "Katar, gerekirse Gazze'ye barış gücü askerleri göndermeye hazır" ifadesini kullandı.
Trump, ABD'nin tek başına hareket etmeyeceğini belirtti. "Suudi Arabistan, BAE, Katar'ın öncülüğünde önemli ülkeler devrede. Türkiye de süreç içinde. Endonezya'dan Ürdün'e kadar çok sayıda devlet rol almak üzere" dedi. Bölgesel katılımın bu kez büyük önem taşıdığına dikkat çekti.
Barışın kalıcılığıyla ilgili soru üzerine Trump şu şekilde konuştu: "Kalıcı olacaklarına inanıyorum. Olmazsa sorumlusu Hamas'tır ve bedelini öderler. Onlara kalıcı olması için söz vermişlerdi." Mezkur açıklama, Hamas'a yöneltilmiş sert bir uyarı niteliği taşıyor.
Trump, güç konuşlandırmasının tam tarihini vermekten kaçındı ancak "Çalışmalar sürüyor, liderler seçiliyor. Yakında sahada olacağız" dedi. Ortadoğu'da uzun süredir görülmeyen bir "gerçek barış"ın eşiğinde olduklarını belirtti.
Trump, Vladimir Putin'le planlanan ancak askıya alınan görüşmeye de değindi. "Bir anlaşma olacağından emin olmadan görüşmeye zamanımı harcamak istemem" ifadelerini kullandı. Azerbaycan–Ermenistan barış süreci ile kıyas yaparak, "Taraflar arasında büyük bir nefret vardı, ama biz üstesinden geldik" değerlendirmesinde bulundu.
Trump sözlerini şöyle sonlandırdı: "ABD'nin tek başına devreye girmesine gerek yok. Bu işi bölgedeki güçlü ülkeler çözebilir. Biz destek sağlarız." Böylece Gazze'de çözümün dış müdahaleden ziyade bölgesel iş birliğiyle gerçekleşeceğine dikkat çekti.