Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve İsrail'in gerçekleştirdiği üçlü zirveye sert sözlerle yanıt veren Erdoğan, "İster Doğu Akdeniz'de ister Ege'de olsun, biz ne hak yeriz ne de hakkımızı yediririz" dedi.
Konuşmasına Ankara'da meydana gelen uçak kazasına değinerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed el-Haddad ve beraberindeki heyetin hayatını kaybetmesinden derin üzüntü duyduğunu ifade etti. Erdoğan, "Kardeş Libya halkına, Libya Silahlı Kuvvetleri'ne ve hükümetine ülkem ve milletim adına taziyelerimi sunuyorum" ifadelerini kullandı. Kazayla ilgili soruşturmanın titizlikle sürdürüldüğünü de belirtti.
İsrail'in Batı Kudüs'te Yunanistan ve GKRY ile gerçekleştirdiği zirveye değinen Erdoğan, yapılan açıklamaların Türkiye açısından hiçbir bağlayıcılığı olmadığını söyledi. Netanyahu'nun Doğu Akdeniz'e ilişkin ifadelerine tepki gösteren Erdoğan, "Anlaşmalar yapılabilir, imzalar atılabilir. Bunların hiçbiri bizim politikamızı değiştirmez" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kıbrıs Türk halkının hak ve çıkarlarının pazarlık konusu yapılamayacağını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
"Biz dün olduğu gibi bugün de sulh ve sükûndan yanayız. Ancak bu, haksızlığa boyun eğeceğimiz anlamına gelmez. Kıbrıs Türkü'nün haklarının gasbedilmesine asla müsaade etmeyiz."
Konuşmasının en dikkat çeken bölümlerinden biri Filistin mesajı oldu. Erdoğan, Gazze'de yaşananlara dikkat çekerek sert ifadeler kullandı:
"Elinde 70 binden fazla Filistinli kardeşimizin kanı olanların hadsizliklerinin bizim nazarımızda teneke tıngırtısından farkı yoktur."
Bu sözler salonda uzun süre ayakta alkışlandı.
Erdoğan, Türkiye'nin provokasyonlara kapılmadan, uluslararası hukuk ve ikili anlaşmalar çerçevesinde hareket edeceğini belirterek, "Oyuna gelmedik, gelmeyeceğiz. Tahriklere kapılmadık, kapılmayacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Recep ayının başlaması ve Regaip Gecesi vesilesiyle üç ayların önemine de değindi. AK Parti teşkilatlarına seslenen Erdoğan, kış ayları boyunca saha çalışmalarının artırılacağını, ev ziyaretleri, esnaf buluşmaları ve sivil toplum temaslarının yoğunlaştırılacağını söyledi.
Teşkilat mensuplarına net mesajlar veren Erdoğan, kibir ve uzak duruşa asla izin vermeyeceklerini vurguladı. "Vatandaşın kapısını çalmayan, derdiyle dertlenmeyen bu hareketin içinde barınamaz" diyen Erdoğan, ihtiyaç sahiplerine özellikle dikkat edilmesini istedi.
Gazze'de yaşanan insani krize de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ateşkesin ardından dahi şartların ağır olduğunu belirtti. Türkiye'nin bugüne kadar Gazze'ye yaklaşık 105 bin ton insani yardım gönderdiğini hatırlatan Erdoğan, üç aylar boyunca yardımların artırılacağını söyledi.
Konuşmasının sonunda tarihi ve vicdani bir çerçeve çizen Erdoğan, Türkiye'nin bin yıllık tarihinde mazlumun yanında yer aldığını vurguladı. "Biz sadece hakkın ve mazlumun tarafındayız" diyen Erdoğan, Türkiye'nin bu duruşundan asla vazgeçmeyeceğini ifade etti.